Yeni Faz I klinik çalışmada (kaynak), üçlü negatif meme kanseri için geliştirilen deneysel neoantijen DNA aşısının umut verici sonuçlar verdiği gözlemlenmiştir. Bu çalışmada, kemoterapinin ilk turundan sonra hâlâ tümör kaldığına dair kanıt bulunan üçlü negatif meme kanseri hastaları katıldi.
Kemoterapi sonrası tümörü kalan 18 hasta, her birinin kanser hücrelerindeki benzersiz mutasyonları hedef alacak şekilde kişiye özel olarak hazırlanan üç doz aşı ile tedavi edildi. Tedavi sonrasında elde edilen verilere göre, 18 hastadan 14’ü (%78) aşıya bağışıklık yanıtı göstermiştir. Ayrıca, takip edilen üç yıl boyunca 18 hastadan 16’sının (%89) kansersiz kaldığı görülmüştür. Bu sonuçlar, üçlü negatif meme kanseri için önceki tedavi yöntemleriyle elde edilen tarihsel verilerle kıyaslandığında oldukça olumlu bir tablo sunmaktadır. Standart tedavi gören benzer hasta gruplarında, üç yıl sonrasında kanserin geri gelme oranı oldukça yüksektir ve kansersiz kalma oranı %50 civarındadır. Bu bağlamda, ~%89 oranında kansersiz kalma oranı, neoantijen DNA aşısının potansiyel etkisini ortaya koymaktadır.
Aşının geliştirilmesinde, hastaların tümörlerinden spesifik mutasyonları hedefleyen neoantijenlerin önceliklendirildiği yazılım araçları kullanılmıştır. Ortalama olarak, her hastanın aşısında tümöre özgü 11 neoantijen bulunurken, bu sayı hastaya göre 4 ila 20 arasında değişmektedir.
Araştırmacılar, aşının etkinliğini daha sağlam verilerle değerlendirmek için randomize kontrollü çalışmalara geçmeyi planlamaktadır. Ayrıca, aşının T hücrelerinin aktivitesini artıran kontrol noktası inhibitörleri ile kombine olarak uygulanması gibi yeni stratejiler de araştırılmaktadır. Neoantijen aşılarının, özellikle agresif seyreden üçlü negatif meme kanseri gibi türlerde tedavi sonuçlarını iyileştirme potansiyeline sahip olduğu düşünülmektedir.