Pankreasta oluşan kistlerin bir alt grubu olan intraduktal papiller müsinöz neoplaziler (IPMN), zamanla pankreas adenokarsinomuna dönüşme potansiyeli taşıyan lezyonlardır. Özellikle yüksek riskli bulgular (high-risk stigmata) taşıyan IPMN’li hastalara sıklıkla önleyici cerrahi önerilmektedir. Ancak Japonya’da yapılan ve ortalama 5 yıl takipli 257 hastayı kapsayan bu yeni çalışma, her IPMN hastasının cerrahiye alınmasının gerekli olmayabileceğini ortaya koydu (kaynak).
Nagoya Üniversitesi’nden araştırmacılar, IPMN’lerde invaziv nodül (kistin içinde katı, çevre dokulara yayılma eğiliminde olan oluşumlar) varlığının, lezyonun maligniteye dönüşüp dönüşmediğini tahmin etmede kritik olduğunu gösterdi. Kontrastlı endosonografi ile bu nodüllerin daha doğru saptanabileceği belirtildi.
Çalışmanın önemli bulguları şunlar:
-
İnvaziv nodül taşıyan hastalarda cerrahi sağkalımı belirgin şekilde artırıyor.
-
İnvaziv nodül taşımayan hastaların çoğunda cerrahisiz takip yeterli oluyor. Bu hastalarda 5 yıllık hastalığa özel sağkalım %100, genel sağkalım %84.7 bulundu.
-
Özellikle yaşlı ya da cerrahi riski yüksek hastalarda, invaziv nodül yoksa ameliyattan kaçınılması uygun bir yaklaşım olabilir.
Bu çalışma, gereksiz pankreas cerrahilerinin önlenmesine katkı sunabilir ve gelecekteki IPMN yönetim kılavuzlarını etkileme potansiyeline sahiptir.