Lancet Oncology‘de yeni yayınlanan bu araştırma, kolorektal (bağırsak) kanseri olan ve karaciğer metastazları bulunan hastalarda, ilk değerlendirme sonucunda kontrastlı bilgisayarlı tomografi (BT) ile lokal tedaviye (küratif karaciğer rezeksiyonu veya termal ablasyon) yönlendirilen hastalar için, BT’ye ek olarak gadozetik asit ve difüzyon ağırlıklı görüntüleme kullanılarak yapılan karaciğer kontrastlı manyetik rezonans görüntüleme (MRI) yapılmasının klinik etkilerini inceledi.
Hollanda, Belçika, Norveç ve İtalya’daki 14 karaciğer cerrahisi merkezinde uluslararası olarak yürütülen bu çalışma, kolorektal kanseri ve kolorektal karaciğer metastazları olan 18 yaş ve üstü hastaları içeriyordu. Araştırmanın ana hedefi, MRI bulgularına dayanarak lokal tedavi planında bir değişiklik olup olmadığını belirlemekti.
298 hasta (177 erkek, 121 kadın) çalışmaya dahil edildi. Bulgular, karaciğer kontrastlı MRI’nın 298 hastanın 92’sinde (%31) tedavi planında değişikliğe yol açtığını gösterdi. Bu değişiklikler; 40 hastada (%13) daha kapsamlı tedavi, 11 hastada (%4) daha az kapsamlı tedavi gerekliliği ve 34 hastada (%11) ya yaygın hastalık ya da MRI’da saptanan benign lezyonlar nedeniyle küratif amaçlı tedavinin iptal edilmesi şeklindeydi.
Çalışma, kolorektal karaciğer metastazları olan ve kontrastlı BT’ye dayalı olarak lokal tedavi planlanan tüm hastalar için karaciğer kontrastlı MRI’nın düşünülmesi gerektiği sonucuna vardı.