Bu çalışma (kaynak) kanser hastası bir eşe sahip olmanın, eşler arasında intihar girişimi ve intihar sonucu ölüm riskini etkisini incelemektedir. Danimarka’da 1986-2016 yılları arasında yapılan bu geniş çaplı kohort çalışmasında, kanser teşhisi konulan 409.338 bireyin eşi ile eşi kanser olmayan 2.046.682 birey karşılaştırıldı. Çalışmanın sonuçlarına göre, kanser hastası olan eşlerin, özellikle teşhisten sonraki ilk yıl içinde, intihar girişimi ve intihar sonucu ölüm riskinde belirgin bir artış olduğu tespit edilmiştir. 😞
Araştırma bulguları, kanser teşhisi konulan eşlerin yakınlarının, intihar girişimi ve intihar sonucu ölüm riskine karşı savunmasız bir grup olduğunu ortaya koymaktadır. Bu risk, kanserin ileri bir aşamada teşhis edilmesi veya kanser hastasının ölümünden sonra daha da artmaktadır. Çalışma boyunca, kanser hastası eşlerin intihar girişimi ve intihar sonucu ölüm riskinin, eşi kanser olmayanlara kıyasla belirgin şekilde yüksek olduğu saptanmıştır.
Bu bulgular, kanser hastası olan bireylerin eşlerine yönelik klinik ve toplumsal müdahalelerin önemini vurgulamaktadır. Özellikle teşhisin ardından gelen ilk yıl içinde, bu gruptaki bireylerin intihar riskine karşı daha fazla desteklenmesi gerekmektedir. Toplumun ve sağlık ekibinin, bu savunmasız bireylerin ihtiyaçlarına karşı daha duyarlı olmaları, olası intihar davranışlarını önlemek adına kritik bir öneme sahiptir.