Istemsiz kilo kaybının kanser için bir uyarı işareti olabileceğini biliyoruz ve bu yeni çalışma, bu bilgiyi destekler niteliktedir. Çalışma, yakın zamanda kilo kaybı yaşayan bireylerin, kilo kaybı yaşamayanlara göre sonraki 12 ay içinde daha yüksek oranda kanser teşhisi alma riskini incelemiştir. Çalışma, ortalama 28 yıl süresince takip edilen 157,474 sağlık profesyonelini kapsamaktadır. Peki, çalışmanın önemli bulguları nelerdir?
Kilo Kaybı ile Artan Kanser Oranı: Yakın zamanda vücut ağırlığının %10’dan fazlasını kaybeden bireyler, kilo kaybı yaşamayanlara göre sonraki 12 ay içinde daha yüksek oranda kanser teşhisi almıştır (100,000 kişi-yıl başına 1362 kanser vakası); bu oran, kilo kaybı yaşamayanlarda 100,000 kişi-yıl başına 869 kanser vakasıdır. Aradaki fark 100,000 kişi-yıl başına 493 vakadır.
Kanser Tipleri: Çalışma, özellikle yakın zamanda kilo kaybı yaşayan katılımcılarda üst gastrointestinal sistem kanserlerinin (yemek borusu, mide, karaciğer, safra yolları, pankreas) daha yüksek oranda görüldüğünü belirtmiştir.
Bu çalışmadaki Popülasyon ve Metodoloji: Çalışma, 40 yaş ve üzeri erkek ve kadın sağlık profesyonellerini içermekte olup, medyan yaş 62’dir. Kilo değişikliği iki yılda bir değerlendirilmiş ve kilo kaybının kasıtlılığı, fiziksel aktivite ve diyet kalitesindeki değişikliklere dayanarak kategorize edilmiştir.
Sonuç olarak, çalışma, son iki yıl içinde kilo kaybı yaşayan sağlık profesyonellerinin, kilo kaybı yaşamayanlara göre sonraki 12 ay içinde kansere yakalanma riskinin önemli ölçüde daha yüksek olduğu sonucuna varmıştır. Bu, özellikle üst gastrointestinal sistem kanserleri için geçerlidir.
Bu çalışma, yakın zamanda yaşanan kilo kaybı ile, özellikle üst gastrointestinal sistem kanserleri dahil olmak üzere, sonraki yıl içinde artan kanser teşhisi oranı arasında önemli bir ilişki olduğunu vurgulamaktadır. Eğer istemsiz kilo kaybınız varsa (özellikle %10 üzeri) mutlaka doktorunuza başvurunuz.