Nature dergisinde yayınlanan çalışma heyecan verici (kaynak)…
Pankreas kanseri hastalarinda ameliyat sonrasi uygulanan mRNA–lipopleks aşısı (autogene cevumeran) ile gerçekleştirilen faz 1 klinik çalışmada, hasta grubu ikiye ayrıldı: 8 hasta aşıya yanıt verirken, 8 hasta yanıt vermedi. 3,2 yıl medyan takip süresi sonunda, aşıya yanıt veren hastalarda nükssüz sağkalım medyan süresi henüz belirlenemedi (yani cok uzun olacak), yanıt vermeyenlerde ise bu süre 13,4 ay olarak saptandı (P = 0.007). Aşıya yanıt verenlerde (8 hastadan sadece 2’sinde) nüks oranı yaklaşık %25 iken, yanıt vermeyenlerde (8 hastadan 7’sinde) nüks oranı yaklaşık %87,5 olarak belirlenmiştir.
Aşı, CD8+ T hücre klonlarını aktive ederek bu klonların ortalama 7,7 yıl yaşam ömrüne ulaşmasını sağladı; klonların yaklaşık %20’si on yıllarca varlığını sürdürebilecek kapasitede. Ayrıca, hastaların %86’sında, aşı sonrası 3 yıl gibi uzun bir sürede, yüksek afiniteli PDAC neoepitoplarına sahip T hücre klonları önemli oranlarda korundu.
Tüm bu bulgular, autogene cevumeranın yani asinin pankreas kanserinde de novo CD8+ T hücrelerini uzun ömürlü, güçlü ve kalıcı etken fonksiyonla aktive ettiğini, böylece pankreas kanseri nüksünü geciktirme potansiyeli sunduğunu gösteriyor. Bu çalışma, bilime yatıran kazanır diyenler için güzel bir örnek teşkil ederken, kanser aşılarının etkilerini ve gelecek tedavi stratejilerine sunduğu umut verici katkıları ortaya koyuyor.