”…Kanser değil kemoterapi öldürür…” iddiası doğru mu? Bilim karşıtlarının hedefi olan “kemoterapi, kanseri mi yoksa hastayı mı öldür?” sorusunun cevabı nedir?

Kanser tedavisinde en çok üzerinde durulan konulardan biri, tümörlerin büyümesini ve yaşamasını sağlayan MYC adında bir gen. Ancak bu gene yönelik bir tedavi bulmak uzun zamandır zor bir mesele olarak görülüyordu. İşte burada OMO-103 devreye giriyor; bu, MYC genini hedef alan ve 91 amino asitten oluşan küçük bir protein. Bu yeni Nature Medicine makalesi, ileri derecede tüm tedavilere dirençli, farklı çeşit kanserli hastalara uygulanan OMO-103’ün ilk aşama test sonuçlarını paylaşıldı.

OMO-103 adlı bu ilacın yapılan bu faz 1 çalışmasında kanser tedavisinde umut vaat eden sonuçlar verdiğini gösterdi. İlaç genellikle hafif yan etkilere yol açıyor ve önerilen doza kadar iyi bir şekilde vücut tarafından kabul ediliyor.

Hastaların yarısı (hepsi çok dirençli ve ilerlemiş hastalık gösteriyor) OMO-103’ten fayda gördü ve kanserin büyümesi engellendi. Bir pankreas kanseri hastasının tümörü %49 küçüldü.

İlacın etkisi, hasta biyopsilerinde MYC geni ile ilgili belirli değişiklikleri engellediğini gösteren testlerle kanıtlandı. Bu, MYC hedef alınarak yapılan tedavilerde büyük bir adım olarak kabul edilebilir. Ayrıca, araştırmacılar kan örneklerindeki bazı özel işaretçiler sayesinde ilacın etkisini ölçebildiler ve bu işaretçilerin, ilacın nasıl çalıştığını daha iyi anlamamıza yardımcı olabilecek.

Bu sonuçlar, OMO-103’ün kanser tedavisinde nasıl daha etkili kullanılabileceğine dair daha fazla araştırma yapılması gerektiğini gösteriyor. Ayrıca, bu ilacın kemoterapi gibi diğer tedavi yöntemleriyle birlikte kullanılması, tedavinin etkinliğini artırabilir.

Devam eden faz1-b çalışmasında kemoterapi ile kombinasyon pankreas kanseri için test ediliyor; güzel sonuçlar dileğiyle….